Kasım 18, 2024

Play of Game

Türkiye'den ve dünyadan siyaset, iş dünyası, yaşam tarzı, spor ve daha pek çok konuda son haberler

2016 EgyptAir uçak kazasının nedeninin sigara olduğu söyleniyor

2016 EgyptAir uçak kazasının nedeninin sigara olduğu söyleniyor

Fransız uzmanlara göre İtalyan Daily Corea gazetesinin Çarşamba günkü sonuçlarına göre, 2016 yılında EgyptAir uçağının Akdeniz’de düşmesi ve kokpitte çıkan yangının sonuçlarına göre 66 kişi hayatını kaybetti.

Paris’i Kahire’ye bağlayan MS804 uçağı 19 Mayıs 2016’da düştü ve aniden Girit’in kuzey kıyıları ile Mısır arasındaki Akdeniz’de radar ekranlarından kayboldu. 40 Mısırlı ve 15 Fransız olmak üzere 66 kişiyi öldürdü.

Kahire çok hızlı bir saldırının izini sürse de, Paris en başından beri teknik bir olay tezini destekledi.

Il Corriere della Sera tarafından Mart ayında Paris Temyiz Mahkemesine gönderilen 134 sayfalık bir belgeye göre, uçaktaki yangına iki faktörün birleşimi neden oldu: sızıntı ve yardımcı pilotun oksijen maskesinden yanma. Pilot veya yardımcı pilot tarafından içilen sigara.

İtalyan gazetesine göre, kara kutu ses kayıtları bu hipotezi destekliyor. Kazadan dakikalar önce uzmanlar, yardımcı pilotun maskesine takılı bir mikrofondan gelen iki “gevezelik” sesini izole etti.

Yangın, muhtemelen bir sigaradan kaynaklanan “bir kıvılcım veya alev” ile başladı.

Haziran 2018’de, soruşturma hakimlerinin talep ettiği iki uzman, dosyanın Paris’te, yardımcı pilotun oksijen maskeli kutusunun bilinmeyen nedenlerle ezilmesinden üç gün önce el konulduğuna dikkat çekti. “Bu ekipmanın değiştirilmesi çok dikkatli doğrulama gerektirir (…), oksijen sızıntıları özellikle tehlikelidir” diye vurguladılar.

Fransız Sivil Havacılık Güvenliği İstihbarat Bürosu (PEA), Temmuz 2018’de yaptığı açıklamada, “tercih edilen hipotezinin” “kokpitte (…) hızla büyüyen ve yangına yol açan bir yangın olduğunu belirtti. Uçak kontrolünü kaybetti” dedi.

Il Corriere della Sera’nın kayıtları desteklemek üzere yayınladığı belge, her iki pilotun da “bu gece uçuştan ve uykusuzluktan bıktıklarını” söylediğini ortaya koyuyor. Ancak hukukçuların elindeki bilgiler, “kalan tablolara uyulduğunu” belirtiyor.